20 Nisan 2024 Cumartesi
Anasayfa > HABERLER > TÜM VARLIĞIMIZLA TSK’NIN YANINDAYIZ

TÜM VARLIĞIMIZLA TSK’NIN YANINDAYIZ

25.03.2018 20:10 12 14 16 18 yazdır
Talip GEYLAN; Beyazıt-i Bestami Tepesinde, ordumuza ve güvenlik güçlerimize tam destek verdiğimizi bir kez de sınırda, sıfır noktasında beyan etmiştir.
TÜM VARLIĞIMIZLA TSK’NIN YANINDAYIZ

Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip GEYLAN; Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Yaşar ŞAHİNDOĞAN ve Selahattin DOLGUN, Adana1 nolu Şube Başkanı Durdu Mehmet GİRGEÇ, Adana 2 nolu Şube Başkanı Ferhat UTLU, Adana 3 nolu Şube Başkanı Rıfat ÇELİK, Osmaniye Şube Başkanı Ahmet KANDEMİR, Hatay 2 nolu Şube Başkanı Yavuz Selim YANIK, Hatay 2 nolu eski Şube Başkanı Ahmet AKÇA ve yönetim kurulları, Türk Eğitim Sen Osmaniye ve Adana şubeleri yönetim kurulu üyeleri ilçe başkanları, kadın kolları başkan ve üyeleri ile çok sayıda Türk Eğitim Sen üyesi ile birlikte, Zeytin Dalı Harekatına ve Mehmetçiklerimize destek vermek, incelemelerde bulunmak, sendikamızın ülke güvenliği ile ilgili konulardaki duyarlılığını göstermek ve o bölgedeki eğitim çalışanlarıyla bir araya gelmek için Hatay (Hassa, Kırıkhan, Reyhanlı) ve Kilis’e ziyarette bulunmuşlardır.


Adana ilinden hareket edilen Afrin Sınırına Yolculukta Hatay 1 nolu Şube Başkanı Ömer  SOLGUN, Hatay Şubeleri yönetim kurulu üyeleri ve ilçe başkanları ile birlikte Kırıkhan yol kavşağında karşılanan heyet Cuma namazından sonra Kırıkhan Beyazıt-i Bestami Tepesine hareket etmişlerdir.


BEYAZIT-İ BESTAMİ TEPESİNDE BASIN AÇIKLAMASI


Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip GEYLAN ve beraberindeki heyet; Afrin sınırına yakın Kırıkhan Beyazıt-i Bestami Tepesinde basın açıklaması yaparak, sınırlarımız güvence altına alınana kadar yapılacak operasyonlarda camia olarak devletimizin yanında olduğumuzu belirtmiş, ordumuza ve güvenlik güçlerimize tam destek verdiğimizi bir kez de sınırda, sıfır noktasında beyan etmiş, “Son terörist etkisiz hale getirilene kadar Devletimiz gerekeni yapacaktır.”  demiştir.




Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip GEYLAN ve beraberindeki heyet; Kırıkhan Beyazıt-i Bestami Tepesinden ayrılarak Kırıkhan Güzelce Karakolu’na hareket etmişlerdir.


BEYAZIT-İ BESTAMİ TEPESİNDE BASIN AÇIKLAMASI FOTOĞRAF ALBÜMÜ İÇİN TIKLAYINIZ.


BEYAZIT-İ BESTAMİ TEPESİNDE BASIN AÇIKLAMASINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ.



İşte Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Talip GEYLAN’ın yaşmış olduğu basın açıklaması;


TÜM VARLIĞIMIZLA TSK’NIN YANINDAYIZ

Son dönemde yakın coğrafyamızda yaşananlara baktığımızda vatanı olmayanın huzurunun, geleceğinin ve namusunun da olmadığını görüyor; vatanı işgal edilmiş, birlik ve bütünlüğünü kaybetmiş, birbirine düşmüş milletlerin bir enkaza dönüşmesinden, denizlerin azgın dalgalarında yitip giden canlardan, köşe başlarında satılığa çıkarılan hayatlardan insanlık adına utanç duyuyoruz.

Bu gerçekler bizlere vatan sevgisinin bir erdem değil bu coğrafyada hayatta kalmak için bir mecburiyet olduğunu ortaya koyuyor. Coğrafyamızda kan ve gözyaşının hâkim olduğu, savaş ve işgallerin hüküm sürdüğü, yanı başımızdaki ülkelerde dayanılmaz ve kabul edilemez acıların yaşandığı bu günlerde, ülkemiz üzerine oynan kirli oyunların da artık sıcak bir çatışmaya dönüştüğünü görmekteyiz.

Sayısız şehidin aziz kanlarıyla sulayıp, bir gül bahçesi misali toprağa serilen nice koç yiğitlerin cansız bedenleri pahasına vatan yaptığımız bu topraklarda, yeni bir var olma savaşının eşiğindeyiz.   Tıpkı yüzlerce yıl süren Haçlı seferlerinde olduğu gibi, tıpkı geçtiğimiz asırda olduğu gibi yurdumuz, bugün de içeriden ve dışarıdan kahpece kuşatılmış, emperyalist hainler, maşa olarak kullandıkları terör örgütleri aracılığıyla, bizlere yeni bir bedel ödetme, her karış toprağında binlerce şehidin yattığı vatanımızı yeniden işgal etme peşine düşmüş durumdadır.

Bölgemizde oynanan kirli oyunları nihayete erdirmek için Afrin'e yönelik düzenlenen Zeytin Dalı operasyonunda elde edilen mutlak galibiyet Türk’ün bölgedeki gücü ve hakimiyetini bir kez daha gözler önüne sermiştir.

Milletimiz ve binlerce yıldır sayısız şehidimizin kanıyla sulayarak vatan yaptığımız bu topraklar, hainlerin, bebek katili terör örgütlerinin, eli kanlı milletlerin yaktığı ateşle çepeçevre sarılmışken, şanlı ordumuz bütün hain planları bozmuştur.

Mehmetçik Afrin’de, Türk milletinin kaderini yeniden yazmış,  bu topraklar üzerinde yeşerecek fidanlar için gövdelerini Amerikan roketlerine, Alman anti tank füzelerine, Fransız mayınlarına siper etmiştir.

Kahramanlarımız, bizlere bedel ödetmeye çalışanlara hadlerini bildirmiş, bir asır önce Çanakkale’de olduğu gibi bugünde yedi düvele Türk’ün gücü ve kudretini göstermişlerdir.

Birkaç çapulcuyu maşa olarak kullanıp, Türk’e diz çöktüreceklerini sananlar   Afrin Operasyonuyla bir kere daha her bir askerimizin sinesinde 80 milyon yürek attığını görmüştür.

Türk askerinin ayak sesleri, dünyanın dört bucağında düşmanın uykusunu kaçırırken,  hainlerin kulaklarında yankılanmış, teröristler arkalarına bile bakmadan kahraman askerimizin önünden kaçmıştır.

Elbette bu operasyon sırasında bu vatan için canlarından geçen yiğitlerimiz, şehitlerimiz var. Yüreğimiz yanıyor, Gazilerimiz var, içimiz sızlıyor.

Zeytin Dalı Harekâtı’nda verdiğimiz 46 şehidimizin ardından dün de kahpece tuzaklanmış bir el yapımı bomba ile dün de 3 vatan evladımızı Afrin’de, 1 vatan evladımızı Bitlis’te, elim bir kaza sonucunda da bir pilotumuzu daha Nevşehir’de şehit verdik.

İşte biz, kahraman askerlerimizin kanı ile canı ile bu topraklarda yeni bir gelecek kuruyoruz.

On binlerce kilometre öteden gelerek, coğrafyamızı kan gölüne çevirenler, buraların yegâne sahibinin bu topraklarda yaşayan milletler olduğunu görmüşlerdir.

Kahraman Mehmetçik yedi düvele, Türk’ün iradesini, kararlılığını ve gücünü bir kere daha göstermiştir.

Bu noktada terörden en fazla zarar kesim olmasına rağmen, uzunca bir zaman dilimi boyunca her gün teröristlerin saldırıları nedeniyle evleri yıkılan, şehitler veren Hataylı hemşerilerimizin milli birliğimiz ve geleceğimiz için yapılan bu harekata verdiği destek her türlü övgüyü hak etmektedir.

Ben Türk Eğitim-Sen adına, Harekatın başlangıcından bugüne kadar, Mehmetçiğe verdiği sınırsız destekle yüzümüzü güldüren, bizleri ortak geleceğimiz adına umutlandıran ve askerimize gece gündüz demeden maddi-manevi güç aşılayan Hatay halkına özel teşekkürlerimi ve minnetlerimi ifade etmek istiyorum. 

Binlerce yıllık devlet geleneğimize, şanlı tarihimize, kahraman ecdadımıza, feraset ve cesaret timsali milletimizin yüreğindeki sarsılmaz imana baktığımda; askeri, siyasi ve ekonomik olarak kuşatıldığımız bu günleri de atlatacağımızı, milletimizin kurtuluş mücadelesinde ortaya koyduğu milli birlik ruhunu, başarma azmini ve bağımsızlık ateşini yeniden alevlendirerek Türk İslam davasını yeniden yükselteceğimizi görüyorum.

Çünkü biliyorum ki, çeliğe su verip, atı ehlileştirip adım attığı her yere medeniyeti, kültürü, mertliği, mücadeleyi, insanlığı öğreten, dost düşman demeden karşılaştığı her toplumu cesareti, dürüstlüğü ve feraseti ile kendisine hayran bırakan yüksek ruh, bu milletin her bir ferdinin yüreğinde ilk günkü saflığıyla yaşamaktadır.

Biliyorum ki, ham çarık, yün çorapla kıtalar aşan; bir çift küçükbaşın sütünü yoğurda, yoğurdu ayrana, peynire, tereyağına döndürüp sayısız aşa çeviren; yünü keçeye, ipliğe döndürüp, gönlünün güzelliğini, doğanın bin bir rengi ile süsleyip üstüne geçiren; hayallerini halılara işleyip, kıl çadırı cennete çeviren ruh, yokluğa, imkânsızlığa, zorluğa yenilmez.

Kur’an’ı baş tacı edip, Uzak Asya’dan Avrupa içlerine kadar tüm coğrafyayı İslam’la şereflendiren Türk milleti yok olmaz. 

Türkün ayak bastığı her bölgede silinmez izler bıraktığını, barış, kardeşlik, birlikte yaşama ekseninde medeniyetler yükselttiğini göreceksiniz. İşte bu nedenledir ki, bu coğrafyadan Türk adını silmeye kalkan gafiller, Türk’ü çıkardıklarında dünyada medeniyet namına bir şey kalmayacağını dahi anlamaktan aciz, zavallılardır.

Zor günlerden geçiyor, bir ölüm kalım mücadelesi veriyoruz. Bu mücadelemizde, ardına bakmadan yollara düşüp, kanayan yaralarını ay ışığıyla sararak, hayallerini kan gölünde parlatarak, yastık diye taşlara baş koyarak bizler için canlarını feda eden Afrin kahramanlarının aziz hatıraları önünde saygı ile eğiliyoruz.

Sedyeyle taşınmadan, teneşire konmadan, tabutlara girmeden, ölmeden mezara konan yiğitlerin hatıralarına ihanet edemeyiz.

Kürşad, Oğuz Kağan, Alparslan, Selahaddin-i Eyyubi olup haksızlığa savaş açmak; Yunus olup, Aşık Veysel olup sevgi tohumları saçmak zorundayız.

Yörük Ali Efe olup düşmana korku salacak, gerekirse Mustafa Kemal olup yokluklar içinden taptaze bir devlet yeşerteceğiz.

Çağ açıp çağ kapatan Fatih Sultan Mehmed’in “Ya ben İstanbul’u alırım ya da İstanbul beni” sözleriyle ifade ettiği ve gemileri karadan yürüterek hayata geçirdiği kararlılığı ve azmi göstereceğiz. 

Topkapı’dan şehre girerken Bizans Patriğine hitaben “Ben Sultan Mehmed, sana ve arkadaşlarına ve bütün halka söylüyorum ki, bugünden itibaren ne hayatınız ve ne de hürriyetiniz hususunda benim gazabımdan korkmayınız.” fermanıyla ortaya koyduğu hoşgörü ve mütevazılığı rehber edineceğiz.

Bu milletin bir daha işgal, bölünme ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaması için her türlü tedbiri almak ve uyanık olmak da hayati derecededir. Birliğimizden, adaletten, bilimden ve ilimden ödün vermeden muasır medeniyet yolunda kararlı bir şekilde yürümeliyiz.

Bu noktada Afrin kahramanlarını, vatan sevdalılarını, onur, gurur ve cesaret abidelerini asla unutmayacağız.

Bir kurtuluş savaşı veriyoruz. Tarihimize dönüp baktığımda bu savaşı cephede kazanacağımızdan en küçük bir şüphe dahi duymuyorum.

Ancak gerçek zaferler savaşlardan sonra kazanılır.

Yurdu yaşatmak için can vermek kahramanlarımıza düştüyse; bu kahramanlarımızı ölümsüzleştirmek ve emanetlerine sahip çıkmak da bizim boynumuzun borcudur.

Bu vesileyle bizlere Anadolu’nun kapılarını açan Sultan Alparslan’dan başlayıp, kanlarıyla bu topraklara Türk mührünü vuran bütün vatan evlatlarına; yok olmak üzereyken bu millete iman ve inanç yükleyerek adeta küllerinden yeniden doğmasını sağlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına; vatanı, milleti, ülkesi ve namusu için canlarını vermekten çekinmeyen tüm gazi ve şehitlerimize minnettarız.  Onların emanetlerini kutsal bilip canımız pahasına sahip çıkacağımıza dair söz veririz. Şehitlerimizin ruhları şad; mekanları cennet olsun.

 

Talip GEYLAN

Türk Eğitim Sen Genel Başkanı

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorinin Diğer Haberleri