Sayı |
: ŞBB.000.80/ |
04/03/2015 |
Konu |
: Şikayet
|
|
MÜŞTEKİ : TÜRK EĞİTİM-SEN OSMANİYE ŞUBESİ Adına
Ahmet KANDEMİR Şube Başkanı (TC:)
Yediocak Mah. Akyar Cad. 12508 Sk. No:1 OSMANİYE
ŞÜPHELİ : Murat ASLAN (TC: Bilinmiyor)
Osmaniye ? Merkez 75.Yıl Ortaokulu Müdürü
75. Yıl Ortaokulu Müdürlüğü OSMANİYE
SUÇ : Görevi Kötüye Kullanmak (TCK 257)
Sendikal faaliyetlerin engellenmesi (TCK 118)
SUÇ TARİHİ / YERİ : 2015 Yılı Şubat Ayı ? Osmaniye
AÇIKLAMALAR :
Kamuda görev yapan personel arasında sadece öğretmenler yürüttükleri nöbet hizmeti karşılığında ücret alamamaktadır. Bu ise vicdani olarak kabul edilemeyeceği gibi hukuken de kabul edilebilir değildir. Nitekim 19. Milli Eğitim Şurasında da nöbet karşılığında ücret ödenmesi şeklinde bir karar alınmış ancak bu karar henüz uygulanmamıştır.
Bu sebeplerle Sendikamız; Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası Yönetim Kurulu 13.02.2015 tarih ve 20 sayılı karar ile; 16 Şubat 2015 tarihinden itibaren 2014-2015 öğretim yılı sonuna kadar "Nöbet Tutmama" eylem kararı almıştır. (Ek-2)
Anayasamız, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve İLO Sözleşmelerince koruma altına alınan sendikal haklarımız kapsamında ve Sendikamızın almış olduğu karar doğrultusunda söz konusu eyleme katılacağımızı ve nöbet tutmayacağımızı bu nedenle; Okul Müdürlüklerince gerekli idari tedbirlerin alınması hususunda yazılı bildirimde bulunduk ve sonrasında Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası üyeleri olarak Sendikamızın almış olduğu nöbet eylemine katıldık. Ancak, Osmaniye ? Merkez 75. Yıl Ortaokulu Müdürü Murat ASLAN tarafından nöbet tutmayacağını yazılı olarak bildirip nöbet eylemine katılan üyelerimiz hakkında sendikanın eylem kararına rağmen üyelerimizi nöbet tutmaya zorladığı, üyelerimizin dilekçelerine verdiği cevabi yazıyla sendikal faaliyeti engelleyecek şekilde üyelerimizi nöbet tutmaya zorladığı, nöbetini tutmayanlar hakkında soruşturma açılması için talepte bulunduğu, mobbing, baskı ve tehdit ederek sendikal eylem yapmalarını engellediği şeklinde işlem yaparak eylem yapan üyelerimizin sendikal faaliyetleri engellemeye çalışmıştır.
Üyelerimiz sendikal eylem kararımıza binaen nöbet tutmayacaklarına dair görev yaptıkları Osmaniye ? Merkez 75. Yıl Ortaokulu Müdürlüğüne verdikleri dilekçelere verilen dört adet cevabi yazılarda (Ek-3) "?okulumuz binası yapı olarak büyük olması ve kat sayısının fazla olması nedeniyle okulumuzda görev yapan tüm öğretmenlerimize okul nöbet görevi verilmiştir, Sendikanızın almış olduğu eylem kararı gerekçesi ile nöbet tutmayacağınız anlaşılmaktadır. Sendikanızın almış olduğu eylem kararı yasal olduğu kabul edilse de, yeteri kadar nöbet elemanı olmadığından okul nöbeti görevini yerine getirmenizi, nöbet görevini yerine getirmediğiniz takdirde nöbet yerinizde meydana gelebilecek olumsuzluklardan sorumlu olacağınızın bilinmesi hususunda" denilerek sendikal eylem yapan üyelerimizi sendika kararına rağmen yazılı olarak uyarmak ve tehdit etmek suretiyle sendikal eylemimizi engellemiştir.
Bilindiği üzere, Sendikalar, üyelerinin ekonomik, sosyal, kültürel ve mesleki hak ve menfaatlerini korumanın yanı sıra, demokratik toplumun olmazsa olmaz koşulu olan sivil toplum kuruluşları olmaları nedeniyle toplumsal bir role de sahiptir. Bu nedenle çalışanların haklarını korumak amacıyla eylem yapabilmelerinin önüne geçilemez. Sivil toplum örgütü olarak demokratik sistemin en önemli unsurlarından birisi olan sendikaların, çalışanların haklarını ilgilendiren konularda tepkisini göstermek amacıyla sendikal eylem kararı alması kaçınılmazdır. Sendikalar eylemde bulunma yetkilerini, ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinden ve onunla bağlantılı İLO Sözleşmelerinden ve Anayasadan almaktadırlar.
Bu husus Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. ve 11. maddelerinde açıkça yer almaktadır. 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu ve 2821 Sayılı Sendikalar Kanunu, 87 Nolu Sendika Özgürlüğüne ve Örgütlenme Hakkının Korunmasına İlişkin İLO Sözleşmesi 151 Nolu Kamu Hizmetinde Örgütlenme Hakkının Korunması Ve İstihdam Koşullarının Belirlenmesi Yöntemlerine İlişkin İLO Sözleşmesi ve 2003/37 ve 2005/14 Sayılı Başbakanlık Genelgesi ile bu ilke sabittir.
87 Nolu Sendika Özgürlüğüne Ve Örgütlenme Hakkinin Korunmasına İlişkin İLO Sözleşmesinin 3.maddesinin 2. Fıkrası "Kamu makamları bu hakkı sınırlayacak veya bu hakkın yasaya uygun şekilde kullanılmasına engel olacak nitelikte her türlü müdahaleden sakınmalıdırlar." hükmünü ihtiva etmektedir.
Yine 8. maddesinin 2. fıkrası "Yasalar, bu sözleşme ile öngörülen güvencelere zarar verecek şekilde uygulanamaz." şeklinde düzenlenmiştir.
151 No'lu Kamu Hizmetinde Örgütlenme Hakkının Korunması Ve İstihdam Koşullarının Belirlenmesi Yöntemlerine İlişkin İLO Sözleşmesi'nin 5. Maddesi; "Kamu görevlileri örgütleri kuruluş, işleyiş veya yönetimlerinde kamu makamlarının her türlü müdahalesine karşı yeterli korumadan yararlanacaklardır." şeklindedir.
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun "Görevi Kötüye Kullanma" başlıklı 257. maddesinde;
"(1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." hükümleriyle görevlerini kötüye kullanan kamu görevlilerinin karşılaşacakları cezalar ifade edilmiştir.
Anayasa tarafından güvence altına alınan sendikal faaliyetlerinin engellenmesi, suç unsurunu oluşturur. Türk Ceza Kanunu'nun "Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi" başlıklı 118. maddesinde;
"(1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur." hükümleri ile tesis ettikleri iş ve işlemlere sendikaların faaliyetlerine engel teşkil edenler hakkında hapis cezalarına hükmedileceği açıkça ifade edilmiştir.
Nitekim, Danıştay 12. Dairesinin 2005/5767E ve 2008/225K. 2004/4643E ve 2005/313K sayılı kararlan ile Danıştay 8. Dairesinin 1997/4334E ve 1998/4242K, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2000/12071E ve 2001/3157K ve AİHM'nin 21.04.2009 tarih ve 68959 başvuru sayılı kararları da sendikal faaliyetlerin engellenemeyeceği yönündedir.
Yukarıda açıklanan tüm nedenlerle; nöbet tutmayacağını yazılı olarak bildirip nöbet eylemine katılan öğretmenler hakkında sendikanın eylem kararına rağmen üyelerimizi nöbet tutmaya zorladığı, üyelerimizin dilekçelerine verdiği cevabi yazıyla sendikal faaliyeti engelleyecek şekilde üyelerimizi nöbet tutmaya zorladığı, nöbetini tutmayanlar hakkında soruşturma açılması için talepte bulunduğu, mobbing, baskı ve tehdit ederek sendikal faaliyetimizi engelleme şeklinde işlem yaparak eylem yapan üyelerimizin sendikal faaliyetlerini engellemeye çalışan Osmaniye ? Merkez 75. Yıl Ortaokulu Müdürü Murat ASLAN hakkında gerekli soruşturmanın başlatılmasını talep etme mecburiyeti hasıl olmuştur.
HUKUKİ NEDENLER :TC Anayasası, TCK, İLO Sözleşmeleri ve sair hukuki
mevzuat
SONUÇ VE İSTEM :
Yukarıda arz ve izah ettiğimiz sebeplerden dolayı Osmaniye ? Merkez 75. Yıl Ortaokulu Müdürü Murat ASLAN hakkında sendikal faaliyetlerin engellenmesi ile görevi kötüye kullanma suçlarından, açıkladığımız nedenlerden ötürü Kamu Davası açılmasını saygılarımızla arz ve talep ederim.
Ahmet KANDEMİR
Türk Eğitim - Sen Osmaniye Şubesi
Şube Başkanı
murat aslana bir sorum, iletirseniz sevinirim: bilindiği gibi okullarsa bir süredir sivil itaatsizlik eylemi uygulanmaktadır. bu eylem sebebiyle kısmen sonuç alınmış ve başörtüsü takmak isteyen memurlarımız ve öğretmenlerimiz yönetmelikte yapılan değişiklikle herhangi bir engelle karşılaşmadan başörtülerini takabilmektedir. lakin erkek memur ve öğretmenlerde durum değişmemiş ve sivil itaatsizlik devam etmektedir. ey murat aslan sıkıyorsa aynı zorbalığı, aynı tutumu sivil itaatsizlik yapan öğretmenlere de uygula. erkeksen uygula murat, onları da tehdit et. murat aslan yiğit misin değil misin, haydi cevap bekliyorum
``Nush ile uslanmayanı etmeli tekrir, tekrir ile uslanmayanın hakkı kötektir`` Ziya Paşa`nın bu beyitini bilmeyeniniz yoktur.Beyit söylendiği günden bu yana doğruluğunu defalarca kanıtlamıştır. Murat Aslan gel sen de Ziya Paşa`ya kulak ver ve frene bas. Zira taptığın o koltuk senin sonunu getirecek. Öğretmen kimliğini hatırla, öğretmen arkadaşlarına zulmetme. Herkes senin gibi düşünmek, senin sendikana üye olmak, yaptığın usulsüzlüklere alkış tutmak zorunda değil. Görülen o ki sonun başlangıcındasın Murat Müdür, böyle giderse yeniden öğretmen murat olacaksın. Koltuğunda gözü olan onlarca eğitim bir senli var. Demedi deme muraaaat. koltuk önemli bu devirde. korumak istiyorsan demokratik ol, sarı sendikanın bekçiliğine soyunma