Büyük Atatürk aramızdan
ayrılalı tam 79 yıl oldu. Emperyalizmi bu topraklardan defeden, en iyi yönetim
şekli olan Cumhuriyeti kuran, ilke ve inkılapları ile Türkiye'yi çağdaş
yarınlara taşıyan, bilim, eğitim, sanayi, teknoloji v.b. alanlarda önemli atılımlar
yapılmasını sağlayarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni saygın bir konuma getiren
Büyük Önder Atatürk'e minnet borçluyuz.
Kurtuluş Savaşı
öncesinde ülkemiz bir uçtan bir uca ellerini sinsi sinsi ovuşturan işgal
devletleri tarafından sarılmıştı. Paylaşım planları yapan sömürgeci güçlerin
iştahı kabarıyordu. Sokaklarımızda işgalci askerler kol geziyordu. Halkımızın
ise bırakın silahı ve teçhizatı, ayağında giyecek ayakkabısı dahi yoktu, insanlarımız
bir somun ekmeğe muhtaçtı. Savaşta üzüm hoşafı ile karnını doyurmaya çalışan
kahraman Türk askeri ve Türk milleti tüm bu zor koşullarda bile bağımsızlığına
olan inancını yitirmedi. Ulu Önder Atatürk, yol arkadaşları ve vatanını
korkusuzca savunan kahraman şehitlerimiz öylesine eşi benzeri görülmemiş bir
destan yazdı ki, tüm mazlum milletlere örnek oldu.
Dize getirdiği
devletlerin liderleri bile, bağımsızlığa ve hürriyete inanan, hayatını Türk
milletinin şerefle yaşamasına adamış, zeki, eşsiz, askeri bir deha olan Mustafa
Kemal Atatürk karşısında saygıyla eğiliyordu. Hem komutan hem de lider olarak
Atatürk gerçekten de dünyanın gıpta ile baktığı bir insandı.
Bugün Atamızın
kıymetini her zamankinden çok bilmemiz gerekiyor. Atatürk'ün kıymetini
bilmeyenler, O'nu tartışmaya açanlar, kirli ağızlarına dolayanlar aslında bu
ülkenin hangi koşullarda, nasıl kurulduğundan bihaber olan zır cahillerdir,
hainlerdir.
Okumaya, öğrenmeye
meraklı olmayan bu zevat, gayri milli ideolojilerin ve karanlık fikirlerin
esiri olmuş bu ne idiğü belirsiz hainler, "keşke Yunan galip gelseydi" diyen
dondurmacı kılıklılar, Atatürk'ün annesi, manevi kızıyla ile ilgili ileri geri
konuşan tarihçi bozuntusu ahlaksızlar sözüm ona Atatürk'ü toplum önünde küçük
düşürmeye, yaptıklarını küçümsemeye, heykellerine zarar vererek Atatürk'ü
değersizleştirmeye çalışmaktadır.
Oysa içimizdeki Atatürk
sevgisi günden güne büyümektedir. Bu tür saldırılar Türk milletini daha da
birbirine kenetlemekte, her türlü siyasetin, ideolojinin üzerinde olan
Atatürk'e, temsil ettiği değerlere daha da sahip çıkılmasına neden olmaktadır.
Mustafa Kemal Atatürk,
Kurtuluş Savaşı'mızı zaferle süsleyen kahraman ordumuzun komutanı ve bu
topraklardaki son Türk Devleti'ni kuran kadronun lideridir. Saygı duymanız ve
hayırla anmanız için yetmez mi?
Bu devletin kurucu liderine,
ortak değerlerine her kim dil uzatıyorsa, bilinmeli ki, bunların asıl derdi bu
topraklardaki Türk varlığı ve Türk devletidir. Bu alçaklara verilen cezalar çok
ağır olmalıdır. Bu hakaretleri görmezden gelmek, es geçmek, cezasız bırakmak
söz konusu bile olamaz.
Öte yandan ülkemiz terör
örgütleri tarafından çepeçevredir. Son olarak geçtiğimiz hafta ne yazık ki 8
askerimizi şehit verdik. Ocakların söndüğü, vatanımızı savunmak için canını
hiçe sayan gencecik Mehmetçiklerimizi toprağa verdiğimiz bu acılı günlerimizde
teröre karşı birlik olmamız gerekmektedir.
Ülkenin bölünmesini
isteyen, huzurumuzu dinamitleyen, aramıza ayrılık otları ekmeye çalışan her
türlü terör örgütüne karşı teyakkuzda olmamız gerekmektedir. PKK, FETÖ, DAEŞ
v.b. tüm terör örgütleri, pislik yuvaları dağıtılmalı, aramıza sızmaya çalışan
hainlere geçit vermemeliyiz. Atatürk Türkiye'sine yakışan da budur.
Dış politikada
sıkıntılı günlerden geçiyoruz. Suriye ve Irak alev alev yanmakta, ülkemiz de bu
bölgesel yangının etkilerini olanca sıcaklığıyla hissetmektedir.
Son zamanlarda kimi
ülkeler Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni adeta yok sayan bir anlayışın provasını
yapmaktadır. Demokrasi naraları atan, insan hakları, hukuktan dem vuran, kendilerini
uygar olarak tanımlayan bazı devletler terörizme destek vermeye devam
etmektedir. Bu tabloda Türkiye'nin, kurt
kapanına kıstırılmaya, yalnızlaştırılmaya çalışıldığı net olarak görülmektedir.
Türk milleti kurtuluş
mücadelesi vermiş bir millettir. Türk milleti Atamızın emanetlerine sahip çıkan
bir millettir. Türk milleti Büyük Atatürk'ün gösterdiği hedeflere yürüyen,
O'nun açtığı yolda ilerleyen, her türlü zorluğa inançla göğüs geren bir
millettir.
Dolayısıyla
topraklarımıza, birliğimize, huzurumuza kast eden her türlü terör örgütüne,
yapıya ve düşmanca tutum sergileyen ülkelere karşı mücadelemiz sürecektir.
Milli şuura sahip, milli hasletlerle yoğrulmuş necip Türk milleti zorlukların
üstesinden gelecek, aydınlık yarınlara yek vücut olarak yürümeye devam
edecektir.
Bu vesileyle ülkemizin
kurucusu Büyük Atatürk'ü, Hakk'a yürüyüşünün 79'uncu yılında saygı, minnet ve
rahmetle anıyoruz. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Osmaniye İl Başkanı
Ahmet KANDEMİR