"Hayatım boyunca kendini büyük dava adamı ilan eden çok insana rastladım; ama gerçek dava adamlarını çok az gördüm. O adamlardan biri de şüphesiz soylu bir mücadelede yolbaşçım, ağabeyden de öte bildiğim Başkanım Ahmet KANDEMİR'dir. Yıllar yılı eğitim çalışanlarının derdiyle hemhal olup gecesini gündüzüne katarak verdiği soylu bir mücadelede başkaları için kendini unutan; kelleyi koltuğa alarak sendikacılık yaparken bana gerçek fedakarlığın ne olduğunu öğreten bu dev adamın dev adımlarını attığı zamanlardan sadece bir kısmında yanında bulunurken verdiğim destek şüphesiz Nemrut'un ateşine su taşıyan karıncanın safını belli etmek için verdiği uğraş kadar basit, küçük ve adı anılmayacak kadar önemsizdir. Buna rağmen büyük bir incelik göstererek yedi yıllık Osmaniye görevimin bittiği günde bana bir plaket hazırlatmışlar. Sağ olsunlar.. Bilsinler ki bu plaket, benim için hayatımda aldığım en anlamlı, en onurlu ödüldür; büyük şereftir.
Ağabeyden de öte Başkanım Ahmet KANDEMİR ile birlikte dev adımlar atan Galip Ağabeyim(Tahsin Şentut), Cihat Başkanım, Halim Hallaç Başkanım, Ahmet KIRAÇ Başkanım, Asena BORAN ve İsmail BORAN dostlarım, İsmail ŞAHİN dostum, Servet Ağabeyim, Ömer Ağabeyim, Yusuf TÜLÜ kandaşım iyi ki hayatımın bir döneminde sizinle tanıştım ve sizin yürüdüğünüz yolda size yoldaşlık ettim. Bu garip için hayatımın samimi olarak söylüyorum en güzel yılları, en anlamlı anıları bu dönemde ve sizlerle olmuştur. Allah sizlerden binlerce kez razı olsun. Ben bu ekiple gözümü kırpmadan ölüme yürürüm. Dünyanın en zengin insanı benim ; çünkü dünyanın en güzel dostlarına ben sahibim.
Zaman ve mekan tanımadan her zaman her yerde sizlerle birlikte olduğumu, olacağımı bilmenizi isterim. Her zaman emrinizdeyim. Allah'a emanet olun." Rüştü ÇAKIR Öğretmen.